Ben Hatice. 42 yaşındayım, boy 1.65 cm, 55 kg, normal yapı, kestane kadınım. 3 kızım var. Kocam öleli 3 yıl oldu. Kocam öldükten sonra cinsel hayatım olmadı. Kızlarım evlendikten sonra evde bir ben kaldım. Deniz manzaralı bir yerde yaşıyorum. Ama çıkmaktan korktuğum için kimseyle flört etmedim. Kızlarım kocalarıyla ara sıra ava çıkarlar, benim evimde durmadan sevişirler ve ben onların sikişme seslerini dinleyerek ve kendimle seviştiğimi hayal ederek amımı ve orgazmımı öğrenirim. Diğerleri yere düşerken külotum bodrumda sıkıştı. Bahçeye indim ve yerden bir şey aldım. Evin kapısı bazen açık olduğu için aşağıda kimin yaşadığını bilmiyorum, kimin yaşadığını, kaç kişinin yaşadığını bilmiyorum. Zili çaldım, kimse kapıyı açmadı. O gün aşağı inip zili çaldım. Öğleden sonra tekrar aşağı inip zili çaldım çünkü kırmızı kaydırağım balkonunda bayrak gibi asılıydı, herkes balkona bakıyordu. En kısa zamanda külot arıyorum. Kapıyı çalmaya devam ettim ve 20 yaşında bir atlet ve şort giyen bir adam uykulu bir şekilde kapıyı açtı. Gözlerim hemen şort yığınına benzeyen aletine takıldı. Özür diledim ve külotumun balkonuna düştüğünü ve onları almak istediğimi söyledim. Delikanlı, “Tamam, ablamı alayım!” dedi ve donunu almak için balkona çıktı ve kapıyı açık bıraktı… Kapıdan içeri baktığımda holün dışındaki odada uyuyan üç genç gördüm. Battaniyeleri yok ve sadece külotla uyuyorlar. Çocuğun aynalı holden balkona çıktığını gördüm, telden çorabımı çıkardı, kontrol ettikten sonra burnunu çekti ve çorabımı şortunun içine soktu, çişini biraz topa sürtüp elini çimdikledi ve sıktı Tabii ki gördüğümü söylemedim. Bana külotumu verdiğinde sikine baktım, resmen üstteydi ve şortunun önünde bir çadır vardı. Sonra şortunun ıslak kısmının aletine değdiğini gördüm ve birden “Birazdan görüşsek olmaz mı, ben Zehra, üst katta oturuyorum değil mi? Evde annen mi karın mı?” Dedim. “Ablacığım biz burayı birkaç arkadaşla birlikte idare ediyoruz, iş çıkışı otel olarak kullanıyoruz genelde evde kimse olmuyor. dedi. “Oh evet? Her neyse, teşekkürler!” Ayrıldım ve evime gittim. Mutfağa koştum, bulabildiğim en uzun, en ince patlıcanı aldım ve onunla her zamanki seks fantezimi gerçekleştirdim, patlıcanla amımı parçaladım. Bodrumdaki gençlerin arasında olduğumu ve benimle flört ettiklerini düşünerek defalarca boşaldım.O günden sonra bodrumda kimlerin olduğunu ve kimin gittiğini gördüm. Başka bir gece dördü eve girdi. Gece yarısına kadar müzik, televizyon ve sohbet sesleri duyuluyor. Sonra sesler kesildi. Balkona çıkıp baktığımda benim katımın üstü ve altı dışında ışık olmadığını gördüm. Beni besliyor. Ne yapacağımı düşünürken aklıma sigorta geldi. İçerideki sigortaları çıkarıp aşağı indim ve zili çaldım. Bu sefer kapıyı geçen sefer açan değil, farklı bir genç açmıştı. 25 yaşında, siyah saçlı, iri yapılı, sadece boxer giyen bir genç, “Geliyor musunuz?” dedi. Bana tekrar dokundu ve aptalca müstehcen sözlerle çocuğun çişine baktım. Bu sırada içeriden “Kim o?” ve iki genç adam daha geldi. Herkes evin içinde şortla dolaştı. Siklerine bakınca gerçekten çıldırıyorum. Beni kurtarmak için ilk günden bir genç (adı Celal) kapıya gitti ve diğer gençleri tekrar aldı… Celal, “Gidiyor musun abi? Bu sefer ne oldu?” dedim. “Peki senin elektrigin var ama benim dairemde yok, senin elektrikten haberin var mi?” Celal de arayıp sordu, “Cemil, Akın, Hasan, elektrikten anlar mısınız?” tabiri caizse. En sonunda Hasan ve Cemil gösteriş yapmaya karar verip tişörtlerini giydiler ve ellerinde kalemle evime geldiler. Kapıyı açıp içeri girmesine izin verdim. Prizleri filan kontrol ettikten sonra “Sigortalar eski sistem, onlara da bakalım,” dedi. Benden bir merdiven istediler. Bir sandalye getirdim, merdiven yok dedim. Hassan sandalyeye oturduğunda aletinin tamamen berbat olduğunu görebiliyordum. Dayanaklar yüksek olunca Hasan uzanmaya çalışırken Cemil, Hasan’ın bir bacağından tuttu, ben de diğer bacağını tuttum. Ama kendimi o kadar tuttum ki elimi Hasan’ın aletine kaptırmadım… Hasan fitilleri taktı ve “Hemşire fitilleriniz gevşemiş, ben sıktım ama kendi kendine gevşemedi, birinin fitili var” dedi. çeviri, onlara kim dokunursa dokunsun.Öyle misin?” diye sordu. Ben de “Belki kendi kendine bitti, kocam öldüğünden beri kimse dokunmadı” dedim. Hasan sırıttı, “Ne için kardeşim?” dedi. Ben de “Sigortalara!” dedim. Dedim. Cemil gülümseyerek, “Boş olunca orada diz çökeceğiz küçük abla, sor yeter!” dedi. dedi. İlk başta kelime dizisini hissetmedim, sonra yazı tura düştü ve “Tamam, deliysen seni ararım!” Dedim. Sonra Hasan, “Kız kardeşim hazırken zayıf, bana ne yapacağımı söyle, biz hallederiz!” dedi. Ona teşekkür ettim ve hemen “Sana soğuk bir şeyler ikram etmek istiyorum” dedim. dedim salonu işaret ederek. Hiç itiraz etmeden içeri girdiler ve oturdular. (Onları görmediğimi ve duymadığımı sanarak) alçak sesle birbirlerine, “Açık işleri hallettik!” dediler. siklerini ovuştururken gülüyorlardı… Kolayla içeri girdiğimde birlikte ve sessizdiler. Neden güldüğünü sordum. Hasan, “Abla yanlış anlama ama bu sigortanın birdenbire boşalmasının hikayesi hiçbir şey ifade etmiyor. Çamaşırları kaldırma hikayesi yine eski bir numara, şimdi de bize kola atıyorsunuz…” dedi. “Neden dökeyim?” Dedim. “Abla bu bir kadın taktiğidir, bir şey yakaladılar, önce elbiselerini bıraktılar, sonra fitili attılar, sonra üzerine kahve ya da kola attılar… Biz bu yolun yolcusuyuz, derdin ne? Kimse bize yabancı değil, derdinizi anlatın, dinleyip çözüm bulalım! Erkek ister misin?” dedi. Ellerim titriyordu ve üşüyordum. Hiçbir şey söyleyemedim, sanki düşüncelerime bakıyor gibiydim ve beynim boştu. Hasan yanıma gelip kola tepsisini elimden aldı, “Kolalardan usanmayalım, gelin bir bakalım!” Elini belime koydu ve beni Cemil’e çekti… Onun istediğini yaptım. Sehpaya bir bardak kola koydu, iki eliyle elbisemin altından tuttu, eteğimi kaldırdı ve “Hey Cemile, olmuyor, ara var mı?” dedi. Cemil önümde diz çöktü, kıçımı biraz dürttü ve elini eteğimin altından beyaz donuma koydu. Sonra külotumu indirdi ve “Pis değil, ağız burun kırışık değil, saçı seviyorsan çalışabilirsin!” dedi. dedi. Hasan, “Oğlum tüylü kedimi öylece kabul demiyorlar, şimdi tüylü oldu ama beraber olacağız, beğenmezsek beraber olacağız!” dedi. güldüler. Hipnotize edilmiş gibiydim, konuşamıyor veya tepki gösteremiyordum. Ben biterim sandım, çıkışı gösterdi. Hasan bana arkadan sarılıp beni kendine çekip aletine bastırdığında kıçıma saplayacak gibi oldu. Bir eliyle göğsüme dokundu ve “Ooh, bu göğüsler çok sıkı, dokunulmuş gibi görünmüyorlar!” dedi. dedi. Cemil, “Yollarımızı sonra ayıracağız!” dedi. dedi ve ayağa kalkıp elbisemin askılarını çekti ve göğüslerime sarıldı ve emmeye başladı… Birden bacaklarımın titrediğini ve birinin havada süzüldüğünü hissettim. temizlik yapıyordum Hasan arkadan elini külotumun içine sokup bebeğime dokunurken “Geçti abla daha başlamadık bile! İkiniz de devam edebilir misiniz?” İstersen birimizi seç sende kalsın!” dedim. İki gömleği de tuttum tuttum ikisini de bırakmak istemedim ama yapamadım. sustum. “Demek iki yol istiyorsun!” gömleklerini çıkardılar. Sonra Hasan straplez elbisemi göz açıp kapayıncaya kadar çıkardı, beni sütyenim ve çoraplarımla bıraktı. Cemil birkaç kez karnıma tokat atıp kıçıma tokat attıktan sonra: “Abla senin miden küçük, biraz kırışıklıklar var orantılı olarak ama ben flört edemem sen flört edebiliyorsan. flört ediyorsun, yeni kedicik gibi görünüyorsun!” dedi. Bir elimi arkamdaki Hasan çişinin üzerine, diğer elimi de önümde sütyeniyle memesini emen Cemil çişinin üzerine koydum ve ellemeye başladım. İki yarakları da çok sert ve üst üste dizilmiş… Şortlarını çıkarıyorlar ve Hasan “Abi seni deneyimleyeceğiz” diyor. dedi. Ben de başımı salladım, diz çöktüm ve Cemil’in çişini ağzıma aldım. Cemil, “Oğlum dilini yutmuş, iyi ki ikimiz de gelmemişiz, yaşlanmış, kalp krizi geçirmesin, heyecandan ölmesin!” dedi. Hasan, “Kaybedecek bir şeyi yok, sadece hamamböceklerinden bıkmış, kızgın, çekmekten beter, hatta çekmekten beter, su ve ısı varken hatta birazı ortada. grup!” dedi Hasan. dedi. Cemil diğerlerini aradı ve “Yukarı gelin, parti vereceğiz, örtün!” dedi. dedi. Bu sırada Hasan beni zorla halının üzerine yatırdı ve kıçımı parmaklamaya başladı.Yarına bırakalım, yarına değil!” dedi. Cemil kanepede oturmuş aletini ovuşturuyordu… Sonra Hasan kıçımı emdi ve arkadan parmağını kıçıma soktu ve “Ahhh!” dedi. biriydi. Hasan gülerek, “Senin dilin tutulmuş görüyorum abi!” dedi. dedim. Ben de dedim ki: “Güleceksin, beni sabaha kadar taşısan gülersin!” Aniden arkamı döndüm ve Hasan’ın dudaklarını yakaladım. Dudaklarını vantuz gibi çektim. Hasan elimi çekmeye çalıştı. Çok mutluydum çünkü acıkmıştım ve biraz yapılı olduğum için tüm gücümle dudaklarına saldırdım. Hasan dudaklarını ağzımdan zar zor ayırdı ve “Abla beni öldüreceksin, kendini tutma!” dedi. dedi. Hemen diz çöküp Hasan’ın çişine sarıldım ve yalamaya emmeye başladım. O kadar aç bir şekilde emilmekten o kadar mutluydum ki, Hassan beni itti ve “Kapa çeneni enayi, aletimi yırtacaksın!” dedi. dedi beni aletinden çekerek. “Dayanamıyorum, kocamdan sonraki ilk erkeğimsin, kocam bile olmadı ama iki yıldır yakışıklı bir erkeğim var ve sikişmek istiyorum!” Dedim. Hasan, “Hadi başlayalım! Burada mı kalmak istiyorsun yoksa senin odana mı geçelim? Kendini nerede rahat hissediyorsun?” dedi. Ben de “Yapabildiğin kadar sikiş!” dedim. Dedim. Hasan, “O zaman buradan başlayalım, gerekirse yatak odasına daha sonra gideriz!” dedi, halının üzerinde yine dört ayak üzerinde benden sıyrılıp arkamdan gelerek, “Önce senin kıçını sikeceğim!” dedi ve elini ileri geri attı ve göğsümü sıkmaya ve aletini kıçıma sürtmeye başladı. Hasan kendini itti ve “Eğlenmiyorum! Amcığımı yemek istiyorsan boşver, yoksa kapı var, seni içeri sokmayacağım, canımı yakmayacağım” dedi. amcık, bilgin olsun, o zaman tecavüze uğradığımı şikayet edeceğim!” Dedim. Sonra Hasan, “Kızma kardeşim, götün sıkıysa amını sikebilirsin!” dedi. dedi. “Sen önyargılısın, kıçımı becermeden önce, önce beni incittin!” Dedim ve ayağa kalktım… Tam o sırada Cemil sandalyesinden kalktı ve “Abla seninle flört edeceğim!” meme uçlarımı emmeye ve amcığıma dokunmaya başladı. Hasan ise biraz tiksindi ama kıçımı tutmaktan kendini alamıyordu, kıçıma takıntılıydı. Cemil beni odaya aldı ve orada diz çökmeme izin verdi, çişini ağzıma koydu. Kapı tıklatıldığında Hasan kapıyı açtı ve iki arkadaşıyla (Akın ve Celal) içeri girdi. Akın, “Ooooo, dünyaya bak! Sabaha kadar flört ettin diyelim!” Bunu dedikten sonra Celal’i soyup yanıma geldiler. Akınla Celal’in penisi diğer ikisinden daha büyük ve kalındır. Cemil dedi ki: Akın oğlu bu nedir? Böyle vahşi bir hayvanı nerede büyüttün!” Beni yatağa sırt üstü yatırdı ve yan tarafımı yalamaya başladı. Akın, Hasan ve Celal de yatağıma geldiler. Üçü de yüzümde yatıyor, önümde üç tavuk var ve üçü de güzel. Kendimi bir yaralar tarlasında gibi hissediyorum. Ama ağzıma önce kimi koyacağımı bilmiyorum. Sonunda küçükten büyüğe doğru gitmeye karar verdim ve diğerlerine göre küçük olanını ağzıma aldım… Cemil bacaklarını belime dolamışken birden kıçıma tırmandı, sokuldu. tüm horoz ve hızla sikişmeye başladı. Amımı sertçe pompaladıktan 3-5 dakika sonra yavaşladı ve “Amcık yok korkuyoruz bak aletim amına girdiğinde dudakları içeri giriyor ve dışarı çıktığında o dışarı çıkıp benim okşayarak dışarı çıktı” dedi. enayi gibi sik!” dedi tekrar ve sert sikişmeye devam etti. Tüm horozunu sokarak ve kafasına geri çekerek amımı sıktı. Birden hızlandı ve “Kimin prezervatifi var eşcinseller, henüz boşalmak istemiyorum!” dedi. Ben de “Tüpler bağlı, içime boşalmanı istiyorum!” dedim. gitmesine izin vermedim Birkaç dönüşten sonra Cemil kollarını belime doladı ve sertçe içime girdi… Sonra Akın, sonra Celal, sonra Hasan sırayla amcığımı kesip derine dalıyordu ama yine de vajinamdan sperm çıkmıyordu. . . . İşin en ilginç yanı, hepsi kıçımı kıpırdatmak için can atıyor ama ben hiçbirine izin vermeyeceğim. Bir süre sonra Cemil yine amcığıma sarılırken Akın, Cemil’in arkasına gelip çişini Cemil’in poposuna sürttü, Cemil birden ayağa kalkıp Akın’a tokat attı: “Bu kim, niye kıçıma sıvıyorsun, kimin karısı var burada” ?” eşcinsel!” dedi. Akın “ben ne yapayım oğlum burada konuşuyoruz biriniz amcığımı sikiyor abim birimizin götünü sikmemize izin verse de bu hiç hoş değil!” dedi. Bu sırada Hasan amcığımı sikmekle meşguldü birden bana sarıldı çişini amcığımın üzerine yuvarladı o altta ben üstteydimKollarını belime doladı ve göğüslerimi göğsüne bastırdı ve “Orospunun kıçı var!” dedi. “Kıçıma dokunma yılanlar!” dedi. Hepsi ayağa kalktı ve mücadelemi görmezden gelerek kıçıma saldırdı. Kim kıçımı tutuyor, üzerine tükürüyor, kim parmaklıyor, kim sikini ovuyor belli değil. Hasan kıçımı eşerken ağlamayayım diye eliyle ağzımı kapattı. Akın diğerlerini dürttü, “Önce kızı bu dar kıçtan çıkaracağım! Biriniz onu ağzına alsın ki yılanın deliği kalmasın!” dedi ve aletinin başını kıçımdaki deliğe soktu ve itmeye başladı. Kıçımdaki ağrıdan Hasan’ın aletini yanımda hissetmiyordum bile. Akın yanaklarımdan tutup kıçımı kaldırırken Hasan, “Ben sikimi atmadan oğlumu sikeyim!” dedi. dedi. Akın yavaş yavaş kıçıma girmeye başladığında Hasan’ın elini acıyla ısırdım. Akın kıçıma girmeye çalışırken zorlandı, bileğimi çimdikledim. Bastığımda Hasan’ın çişi acıyordu, beni sıkmak ve sikimi çözmek istedi… Olmayacak gibiydi, Hasan iki eliyle popomu yaydı ve “Şimdi kök sal!” dedi. dedi. Akın, “Biraz buraya taşın!” dedi. Hasan’ın bacaklarından tuttu ve bizi yatağın ayakucuna çekti. Ayaklarım yere çarptığında kalçalarım tamamen boştu. Aynı zamanda Hasan’ın aleti boğazımdan aşağı iniyordu ve hızla beni sikmeye başladı. Akın çok uğraşıp yine de kıçıma sokamayınca bu sefer sikini benim amcığıma, Hasan’ın sikinin yanına sokmak istedi. İkisi de beni kıçımın üzerinde itiyorlardı. Akın’ın bazı kuşları o kadar kızmıştı ki Hasan, “Oğlum aletim acıyor, kıçını kırdın!” dedi. Ama beklenmedik bir anda Akın vurdu ve yanıma geldi. O sırada Celal gelip Akini’yi itti, “Çık dışarı, kıçını beceremezsin!” dedi. Akın kenara çekildi, Celal kıçıma yaklaştı ve aletini kıçıma soktu ve bir şey oldu. Omuzlarımdan tutup çekti ve Akina “Kıçımı kırdı!” dedi. diyor… Kıçımda bir sik ve kıçımda bir sikle ikisinin arasında kaldım. Kelimenin tam anlamıyla pistonlar gibi ritim içindeydiler, birer birer kıçımdan aşağı itiyor ve diğeri onu yukarı çekiyordu. Birkaç geliş gidişten sonra artık penisimi veya vajinamı kontrol edemiyorum, sanki amım ve kıçım kapanmış gibi. İnanamadım, çok eğlenceliydi, ağlamayı bıraktım ve mutlulukla iç çektim. Hasan elini ağzımdan çekince Cemil çişimi ağzıma soktu. Cemil’in öfkesini emmeye başladım. Bu esnada Celal aniden tamamen esnemiş olan kıçıma boşalmaya başladı. Bir kaç çekişmeden sonra kıçımı tamamen küçültmüş aletini çıkardı ve Cemile, “Defol!” dedi. dedi ve aletini ağzıma soktu, “Şimdi yut!” dedi. Ben Celal’in sikini emerken, bu kez Akın onu kolayca kıçıma soktu. Hasan hala aşağıdan sikimi pompalıyordu ki birden penisimden çıktı… Hasan beni dışarı çektiğinde penisimden sperm çıktı. Cemil gazlı bezimi eline aldı ve omurgasını amcığımın içine itti ve birkaç kez ileri geri çevirdi, amcığımdan dökülen meni temizledikten sonra uzandı ve amcığımı okşamaya başladı. Boşalınca biri geldi, alınınca da başkası geldi, amımı, kıçımı boş bırakmadılar. Öte yandan, herkes bana defalarca kıç ve kıç verdi. Kaç kere yedim, kaç tane dört kişiden civciv yedim, kaç kere orgazm oldum sayamam. Herkesin pilleri bittiğinde, beşimiz birbirimize sarılarak uyuyakaldık. Hayatımda ilk defa yatağımda dört tavuk vardı. Yarım bir eşek vardı, biri kıçımı sıvazlıyordu, ben ise elleriyle oynayan iki yarakla yatıyordum… Ertesi gün gözlerimi açtığımda bütün pisliklerim buruk bir halde uyuyordu. Kalktım, duş aldım ve ardından mutfakta nefis bir kahvaltı yaptım. Sonra siklerine bir öpücük kondurarak onları uyandırdım: “Kahretsin, kalk, kahvaltı hazır!” Dedim. Kahvaltıdan sonra: “Son kez dört tane daha yapalım, patlayalım!” Dediler ama o gece 02:30’a kadar birkaç kez birbirimizi becerdik. Yani, neredeyse bir haftadır sevişiyoruz. Ayrıldıklarında, tamamen meni ve kanla kaplı örtüyü değiştirdiğini gördüm. Tabii ki amım ve kıçım ağrıyor, bir hafta evden çıkamam. İlerleyen günlerde ona gitmeye başladım… İki yıl siksiz kaldıktan sonra, şimdi her gece en az iki taneyle eğleniyorum. Aynı anda üçlü ve dörtlübiz de çıkıyoruz. Bir araya gelmeyi seviyorum çünkü kimin nasıl ve ne şekilde flört ettiğini asla bilemezsiniz, hepsi sizin en iyi boklarınız haline gelir. Üç aydır grup seks yapıyorum, flört etmek için sadece bir kişinin olması yeterli değil. Ayrıca grup seks tavsiye ederim. Aynı anda dört gencin tavuğu yemekten daha iyi bir şey olamaz, deliklerinizden hiçbiri boş değil!
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.